39) Bilgi Kitabı Sh.513 de [ Bir gün Güneşinizin içinde başka bir Güneş ile karşılaşırsanız sakın şaşırmayın. Güneşin dikey Boyutunun Öz Merkezine bu gazları toplayıcı, bir dedektör konulması düşünülmektedir.] deniyor. Ne demek isteniyor öğrenmek ister misiniz? ( Bilgi Kitabı Fas.37- Sh.513 için tıklayınız.)

Bilgi Kitabı' nın 1990 yılı Ocak ayında yayınlanan 37.ci fasikülünün 513 Sh.de

 " Güneşinizin durumu aslında hiç de iç açıcı değildir. Ondan gelecek tehlikeler Sizleri daha çok üzebilir.

 

... Ancak Güneşinize hiçbir şekilde müdahalede bulunamazsınız. Bunun tedbiri Bizler tarafından düşünülmektedir. Bir gün Güneşinizin içinde başka bir Güneş ile karşılaşırsanız sakın şaşırmayın.

 

Güneşin dikey Boyutunun Öz Merkezine bu gazları toplayıcı, bir dedektör konulması düşünülmektedir. " denmektedir. ( Bilgi Kitabı Fas.37- Sh.513 için tıklayınız.)

Bilgi Kitabı' nın yukarıdaki ifadesiyle açıklanan, Güneşimizden gelebilecek tehlikeleri ve bunları önlemek için Evrensel Bütünlüğün alacağı önlemleri, bugünkü Dünya Bilgimizle net olarak idrak edemeyiz.

Ancak Analiz ve Sentezle yaklaşabilir ve açıklayabiliriz. Zira Bilgi Kitabı' ndaki bütün Bilgiler Bugünkü İnsani Bilinçlerin algılayacağı ve çözebileceği seviyedeki bilgilerdir.

Bugün Güneşimiz, Uydular ve Yer Gözlem Merkezleri tarafından devamlı olarak gözlenmekte, bütün aktiviteler ve değişimler anında kaydedilmektedir.

Son 10 yılda Güneş hakkında çok yeni ve enteresan bilgiler elde edilmiştir. Bunlardan birisi şudur. Güneşten çıkarak Dünyamıza ulaşan Işık yani FOTON' lar  ( Işığın en küçük parçası ) en az 200.000 yıllıktır.

Yani Dünyamıza Güneşten ulaşan bir Foton en az 200.000 yaşındadır. Oysa Güneşle Dünya arası 150 milyon km.dir. Işık hızıyla bir Foton Dünyamıza 8 dakikada ulaşmaktadır.

Yani Işık ( Foton' lar ) yolda değil Güneşin içinde beklemektedir. Bunun sebebi Güneşimizin Enerji üretim sisteminde gizlidir.

 

Güneş, Kızgın Gazlardan oluşan Dev bir küredir. Güneş, %80 Hidrojen, %19 Helium, %1 de diğer gazlardan ibarettir.

Yukarıdaki Güneş kesitinde Güneş'in katmanları görülmektedir. Güneşin tam ortasında sarı renkle gösterilen Core (Göbek) Bölgesi, Güneşin, Enerji üretim Merkezidir.

Burada son derece yüksek olan çekim gücünden dolayı, çok yüksek sıcaklık ve çok yüksek basınç vardır. Göbek Bölgesinde sıcaklık 15-20 milyon derece oC arasındadır.

Yüksek basınçla sıkışan Hidrojen Atomları, Helium Atomlarına dönüşür. Bu zincirleme Nükleer Birleşme ( Fusion ) sırasında muazzam bir enerji açığa çıkar.

Göbek Bölgesinden çıkan bu muazzam enerji, çok Yüksek Enerji taşıyan Foton' lar ve Neutrino' lar halinde yayılır

Göbek Bölgesini, Radiative Zone ( Işınım Tabakası) sarar. Işınım Tabakası, Göbek Bölgesinden çıkan Enerjiyi-Işığı emerek yayan ve dağıtan tabakadır.

Ancak Göbek Bölgesinden çıkan, Yüksek Enerjili Foton' lar yaklaşık 1 mikron kadar ilerleyebilir. Hemen gaz molekülleri tarafından absorbe edilir.

Yüksek Enerjiden dolayı Gaz molekülü ısınır. Frekansı yükselir. Absorbe ettiği Fotonu serbest bırakır. Ancak serbest kalan Foton yine 1 mikron ilerlemeden başka gaz molekülü tarafından absorbe edilir.

Bir Foton'un absorbe edilişi ve tekrar serbest bırakılması en az 1025 kere meydana gelir. Bu nedenle Fotonların yani Enerjinin, Güneşin yüzeyine ulaşması inanılmayacak kadar uzun zaman alır.

Bu nedenle Işınım Tabakasının sıcaklığı 1-15 milyon derece oC arasında değişir.

Işınım Tabakasını, Convective Zone ( Isınım Tabakası ) sarar. Burası Güneşin merkezinden akarak gelen gelen Enerjiyi Güneş yüzeyine ulaştırır.

Bu tabaka, Gaz halinde akan inanılmaz sıcaklıkta bir nehirdir. Isı yine Foton' larla taşınmaktadır. Isınım Tabakasının sıcaklığı 6 bin-1 milyon derece oC arasında değişir.

Foton' ların yani Enerjinin, Isınım Tabakasına ve buradan Güneş Yüzeyine ulaşması ortalama ( Bizim zamanımızla ) 200.000 yıl almaktadır. Bu müddet, Bazı kaynaklara göre 200.000 yıl, Bazı kaynaklara göre de milyonlarca yıl sürmektedir.

*Kaynak.1 "How the Sun Works"
*Kaynak.2 "Solar Interior"
Güneş Yüzeyine ulaşan Enerji Sun Atmosphere ( Güneş Atmosferi ) nden, Elektro Manyetik Tayfın bütün frekanslarını ihtiva eden Güneş Rüzgarları olarak ( Gaz,Foton, Atom, Atom altı parçacıklar olarak ) tüm Güneş Sistemine yayılır.
Güneşin Göbek Bölgesindeki, Nükleer Çekirdek Birleşimi ( Fusion ) sırasında ortaya çıkan, enerji taşıyan Neutrino' lar ise hiç bir etkileşime girmeden, hiç bir olaya karışmadan, hiçbir engel tanımadan, Güneşin Göbek Bölgesinden, Işınım ve Isınım tabakalarından ışık hızıyla geçerek Tüm Güneş Sistemine ve Dünyamıza ulaşır. Dünyamızı ve Dünya üzerindeki tüm canlıları deler geçer ve uzaya fırlar.

Güneşteki Nükleer Enerji üretimi sırasında saniyede 1038 Neutrino üretildiği hesaplanmıştır. Bu çok büyük bir miktardır. Dünya da mevcut tüm canlı ve cansızlara saniyede milyarlarca Neutrino çarpmakta ve delerek geçmektedir.

Bütün Ruhsal Kaynaklar ve Bilgi Kitabı, içinde bulunduğumuz Dönemde Dünyamızın ve Güneş Sistemimizin ( Doğal Yörüngesi icabı )  kademe kademe  daha yüksek titreşimli Alanlara, daha enerjik Sahalara geçtiği bilgisini vermektedir.

Ayrıca Bilgi Kitabı'nın 408.ci sahifesinde de, İçinde bulunduğumuz zaman kastedilerek " Bu Dönemde Elektromanyetik Güç, Dünyanızın ve Güneşin en yüksek Boyutuna getirilecektir." denmektedir. ( Bilgi Kitabı Fas.31- Sh.408 için tıklayınız.)

NASA ve Güneş Gözlem Merkezleri de 1950 yılından itibaren Güneşten gelen Enerjilerin gittikçe arttığını, 1999 yılı ile 2003 yılı arasında en yüksek noktaya çıkacağını açıklamışlardır.

Güneş' den gelen Enerjilerin gittikçe arttığı konusunda Ruhsal Bilgiler ve Gözlem verileri birbirini teyit etmektedir.

Ancak Güneşin Enerji üretim metodu hakkında yukarda verilen bilgileri hatırlarsak, Güneşin Göbek Bölgesinde üretilen Enerjinin, Güneşin sathına, oradan Dünyaya ulaşması için binlerce yıl geçmesi gerekmektedir.

Dolayısıyla arttırılan gerçek Enerji miktarı, henüz Güneş Sathına, oradan Dünyamıza Tam olarak ulaşmamış durumdadır. Artan Enerjilerin büyük kısmı henüz Güneşin iç tabakalarındadır.

Dolayısıyla Güneşin iç tabakaları, Güneşin dış tabakalarını zorlayan bir Enerji artışına sahip bulunmaktadır. Güneşimiz adeta emniyet sınırlarını zorlayacak şekilde kaynayan Buhar Kazanı gibidir.

Büyük bir ihtimalle Bilgi Kitabı' nın Sh.513 de " Güneşinizin durumu aslında hiç de iç açıcı değildir. Ondan gelecek tehlikeler Sizleri daha çok üzebilir." diyerek bahsettiği tehlikeli durum budur.

Yine Bilgi Kitabı'nın Sh.513  de bahsettiği "Ancak Güneşinize hiçbir şekilde müdahalede bulunamazsınız. Bunun tedbiri Bizler tarafından düşünülmektedir. Bir gün Güneşinizin içinde başka bir Güneş ile karşılaşırsanız sakın şaşırmayın. Güneşin dikey Boyutunun Öz Merkezine bu gazları toplayıcı, bir dedektör konulması düşünülmektedir." şeklinde açıkladığı tedbir de muhtemelen şudur.
[ Güneşin Öz merkezine gazları toplayıcı dedektör ( bulucu-çıkarıcı ) koyulması düşünülmektedir ] dendiğine göre ; Güneşin Işınım Tabakasında bulunan Enerji Taşıyan Foton' ları absorbe ederek, Enerjinin dış katmanlara ulaşmasını binlerce yıl engelleyen Gaz Moleküllerinin bir dedektörle ( kısa yoldan ) Güneş Yüzeyine çıkarılması planlanmaktadır.

 

Bu dedektör yerine konduğunda, 15 milyon derece sıcaklıkta olan Gaz ve Foton' lar zaman kaybetmeden Güneş Sathına çıkacak ve Normal halinde 5-6 bin derece oC olan Güneş Yüzeyinin bir bölgesini 1-15  milyon Derece  oC   sıcaklıklığa  ulaştıracaktır.  Normalde   5-6 bin derece oC sıcak olan Güneş yüzeyinde,  1-15  milyon Derece  oC  sıcaklığa  ulaşan Bölge ise Güneşin içinde bir Güneş gibi parlayacaktır.

*Sonuç ;

Yaşlı Kadın, Çocukları hakkında hayırlı karar verecek olan Dostlarının, Evlerine yatılı misafirliğe geleceğini öğrenince, çarşaflarını, yorganlarını, havlularını yıkar, evini temizler. Mevsim kış ve hava yağmurludur. Mecburen çamaşırlarını Sobasının etrafına serer, çabuk kurusun diye Sobanın içine daha fazla odun ve kömür atar, Soba kızdıkça kızar, Ancak çamaşırlar hala istediği gibi kurumamıştır.

Sobanın içi, saçı eritip dışarı çıkacak kadar akkor haline gelir. Kadın çaresizdir. İşte burada görünmez eller devreye girer. Bilinmedik bir şekilde Soba sakinleşir.

Dünyanın durumu aynen misaldeki gibidir. İnsanlık, Son Okul dönemini bitirmek üzere İmtihan Heyetinin önüne çıkacaktır. Ancak İnsanlık, Okulu bitirecek düzeyde olgunlaşmamıştır. Dünya İnsanı ( Koruyucuları tarafından ) aynen Sera' daki meyveler gibi yükseltilen Enerjilerle hızlı bir şekilde olgunlaştırılmaya çalışılmaktadır.
Bunun için Kozmos' dan gelen Enerjilerle birlikte Güneşimizin verdiği Enerjiler de maksimum duruma getirilmiştir.

Ancak Güneşin arttan Enerjileri henüz tam olarak Dünyamıza intikal etmemiştir. Zira Güneşin Göbek Bölgesindeki Enerji Güneş yüzeyine ulaşmak için, Güneşin diğer tabakalarını zorlamaktadır.

Güneşimiz adeta emniyet sınırlarını zorlayacak şekilde kaynayan-fokurdayan Buhar Kazanı gibidir.

İşte burada yine görünmez eller ( Evrensel Bütünlük ) devreye girecek Bilimsel bir çalışmayla Güneşin İç Katmanlarında artmış ve birikmiş olan Enerjiyi dedektör koyarak hızla Güneş yüzeyine ulaştıracaktır.

Böylece Hem Güneşimizden gelecek muhtemel tehlikeler önlenecek, hem de Dünyaya daha çok enerji gelecektir. Ancak Dünya İnsanı bu olayı sadece "Güneşin içinde daha parlak bir bölüm" ün ortaya çıkması olarak görecektir.

Güneşin Göbek Bölgesindeki, Nükleer Çekirdek Birleşimi ( Fusion ) sırasında ortaya çıkan, Neutrino' ların ise hiçbir engel tanımadan Işık hızıyla Dünyamıza ulaştığı, Dünya da mevcut tüm canlı ve cansızlara saniyede de milyarlarca Neutrino çarpması neticesi, tüm canlı ve cansızların frekans ve enerjilerinin yükseldiği de Bilimsel bir gerçektir.

Not. Yüksek teknolojiye sahip Varlıklar  (Teknolojik Boyut) tarafından Güneşimize müdahale edilmesi, çok kişi için hayal veya ancak kurgu filim sahnesi olarak düşünülebilir. Ancak NASA'nın Solar Dynamics Observatory (SDO) uydusunun  çektiği görüntülerde  Disk şeklindeki bir nesne güneşe yaklaşıp kenetleniyor, ikmal yapıyor veya enerji aktarıyor, bir gün süren bu kenetlenmenin ardından da kenetlenme sona eriyor ve araç Güneşten  ayrılıyor. Görüntüleri izlemek için tıklayınız.


Yazım tarihi : 20.12.2002-Orhan Öz

buzkom@gmail.com