106)  İstanbul'dan A.S. yazıyor. Bilgi Kitabı Fas.5-Sh.39 da "Sizin Beyin Katmanlarınızda Milyar Işık yılından gelen Bilgiler saklıdır. Yani Sizler birer ayaklı Kütüphanesiniz."  denmektedir.  Saklı bilgiler nasıl Beynimize giriyor ve Bu bilgilere nasıl ulaşılacaktır ?

 

Sorduğunuz cümledeki bilgiyi teyit eden bir çok açıklama Bilgi Kitabında mevcuttur.

"....... ilk Varoluşunuzdan bugüne kadar o mükemmel Beyninizin tüm katmanlarında ne Bilgiler vardır da, Sizler bundan habersizsiniz."  (Bilgi Kitabı Fas.02-Sh.014)

 

"85 - O'nun yarattığı her şey, başta Siz, bu güzel Alet, tüm Evrenin Sırlarını kapsar. Bu Sırları kendi elinizle açacak ve çözeceksiniz." (Bilgi Kitabı Fas.01-Sh.005)

 

"Sizler, Ezelden Ebede uzanan bir zincirin halkaları olarak bütün Evrensel Sırlarla mücehhez Varlıklarsınız." (Bilgi Kitabı Fas.25-Sh.230)  

 

Sorduğunuz cümleden ve yukarıdaki cümlelerden net olarak anlaşılan şudur. Bütün Evrensel Sırlar, Tüm Evrensel  Hakikatler hiçbir ayırım yapmadan, var olan bütün İnsanların Beyin katmanlarında yer almaktadır. Yani Evrenin bütün sırları ve gerçekleri, Hepimizin Beyin katmanları arasında mevcuttur.

 

Beyin katmanlarımızda durmakta olan bu sırlar nasıl çözülecek, nasıl idrak edilecektir. Bilgi Kitabı, Bu saklı bilgilerin  çözüm ve idraki için  2 durumun mevcudiyetinden bahsetmektedir.

 

1- "Tüm Bilgiler insanda Bilinç Düzeylerine göre mevcuttur. Çünkü Hakikatler Genlerinize fişlenmiştir. Bunların açılışı, o insanın Evrimine ve Bilincine bağlıdır. Bu yüzden insan faktörü Eğitime ve Evrime alınmıştır." (Bilgi Kitabı Fas.50-Sh.492)

 

Yukarıdaki paragraftan anlaşılacağı üzere,  Beyin katmanlarımızda  mevcut olan Evrensel Sırların çözümü, İnsanların Evrimine ve Bilinç seviyelerine bağlı bulunmaktadır. Yani  İnsanlar Evrim yolunda ilerledikçe, bilgi ve bilinçlerini arttırdıkça, zihinsel ve bedensel frekanslarını yükselttikçe, beyin katmalarında saklı olan bilgilere kademe kademe ulaşmakta, çözmekte ve idrak etmektedir.

 

2- "insan, Sonsuz Şuurdan gelen Sonsuz bir Bilinçtir. Beyin Kotları buna göre ayarlanmıştır. Ancak bu Bilinç kapakları Ortam Bilincine göre açılmaktadır. "  (Bilgi Kitabı Fas.29-Sh.263)

 

Yukarıdaki paragraftan anlaşılan ise şudur. Beyin kodlarımız yani Beyin katmanlarımızda saklı olan Bütün sırlar, ortam bilincine göre açılmaktadır. Ortam bilincine, zaman bilinci de denmektedir.

 

Yaşadığımız  Gezegenin doğal yörüngesi icabı geçtiği uzay ortamlarının enerji ve titreşim seviyesi, o gezegenin Zaman Bilinci'ni tayin etmektedir. Gezegenimizin içinde bulunduğu kozmik ortamın enerji seviyesi-frekansı ne ise, Bu frekansa, bu titreşime uygun Zihinlerin Beyin katmanlarında olan, aynı titreşime sahip  sisli kodlar açılarak, idraklere bilgi olarak düşmektedir.

 

Bütün Evrensel Sırlar, Tüm Evrensel Hakikatler, Milyar ışık yıllarından gelen bilgiler, Beyin katmanlarımıza nasıl girmektedir. Bu konunun açıklaması biraz uzun olacaktır. Ancak aşağıdaki bilgiler dikkatle okunursa bir çok Evrensel tatbikat ve hakikat zihinlerde  canlanacaktır.

 

1- ÖZ : Hücre Bedenini, Bitki bedenini, Hayvan Bedenini, İnsan Bedenini, Ruhsal enerji çekerek var eden, yaşatan ve bir arada tutan Tanrısal software (Işık Beden) ÖZ’dür. ÖZ minik bir Işık küre'si görünümündedir. ÖZ, fizik olarak 7 kristal prizmadan oluşan bir Küre'dir.  Bilgi Kitabı, ÖZ için Varoluş ŞİFRESİ demektedir.

 

2- Hakiki İnsanlık Katına (7.ci Boyut'a) ulaşıncaya kadar Evrim yolunda çeşitli mikro Bedenlerden => çeşitli Makro  Bedenlere geçerek, Enerji, Bilgi ve Bilinç kazanan  ÖZ’e, EVRİM ÖZÜ denmektedir.

 

3- Var edilen her Evrim Özü, 7 Evre ve 7 Evrim temeline tabidir. 7 Evre, Hücresel Form'dur. 7 Evrim, Ruhsal Form  yani  Bilinç Evrimi'dir. İlk var edilen hücre içindeki Evrim Özü 7 Evre geçirerek, ilk İnsan Formuna ulaşır. Sonra 7 Kat Bilinç Evrimine alınır. 7.ci Evrim Boyutuna ulaşarak Hakiki İnsan olan EVRİM ÖZ’üne, ÖZGEN denir. ÖZGEN’e, ASİL GEN de denir.

 

Not. 7.ci Evrim Boyutunu bitirerek Hakiki İnsanlık Katına ulaşmak, Özgen olmak, sözle anlatıldığı kadar kolay değildir. Bedri Ruhselman'ın ölümünden 54 yıl sonra "İlahi Nizam ve Kainat" adıyla yayınlanan kitabının  Sh.207 de "Her İnsana göre değişmekle beraber Özgen olabilmek için ortalama bir İnsanın 500-700 kere Enkarnasyona tabi olduğu" açıklanmaktadır. (Bakınız. İlahi Nizam ve Kainat-Sh.207) 

 

 

4- Bilgi Kitabı, Hakiki İnsanlık katına ulaşarak ÖZGEN olmuş bir İnsan Bedeninde mevcut 64 milyar hücrenin,Hepsinin aynı frekans, aynı enerji, aynı bilgi, aynı bilince sahip olduğunu açıklamaktadır. Bu hücrelere, Hücre Beyin demektedir. Hücre Beyin, Maddenin Evriminin sonucudur. Maddenin bilinç kazanarak aslına rücu etmesidir. Maddenin aslı Işık'tır. Hücre Beyinler, tek tek bedenlenme işlemine tabi tutulursa 64 milyar tane aynı Şahıs olmaktadır. ÖZGEN ışınlanarak gittiği her Gezegene girerken,  O Gezegenin maddesel ortamına hemen adapte olan Hücre Beyinler, Özgen’in o Gezegen şartlarına uygun Bedenini anında yaratmaktadır.

 

Not. İnsan Beyninde 90-100 milyar Nöron (Sinir Hücresi) olduğu tahmin edilmektedir. Bu rakam orantısal hesaplama sonucudur. Zira Beyin Nöron’larının tek tek sayımının yüzlerce yıl alacağı hesaplanmaktadır. Nöronlar, Bilgi taşıyan ve genetik kodlara sahip Beyin hücreleridir. Brezilyalı Dr.Suzana Herculano-Houzel, Beyin nöronlarını saymak için yeni geliştirdiği bir metotla İnsan Beyninde yaklaşık 86 milyar Nöron olduğunu hesaplamıştır. Ayrıca İnsan Beyni Küçük de olsa, Büyük de olsa Nöron sayısının değişmediği, Nöron sayısının Herkes de aynı olduğu gözlenmiştir.

 

Bilgi Kitabı Fas.11-Sh.93 de “Siz 64 milyar Hücreden var oldunuz” demektedir. Hakiki İnsanlık katına ulaşıldığında 64 milyar hücremiz Hücre Beyin vasfına ulaşmakta ve 64 milyar hücre, Işık Bedenle (Özgen ile) birlikte ışınlanma özelliği kazanmaktadır.  Bilgi Kitabı’nın bu açıklamasından dolayı Beynimizdeki Nöron sayısının gerçekte 64 milyar olduğunu düşünmek lazımdır.

 

5- Hayvan Bedeniyle Evrimini tamamlayan, yani 7 Evre devresini tamamlayarak İnsan Bedeni taşımaya hak kazanan Bir varlığa, Bir (Hücre Beynini) Genini vererek o varlığın ilk İnsan bedenini inşa eden ÖZGEN, Evrim yolundaki varlığın Yüksek Benliği olmaktadır.

 

6- Adem-Havva'lar Bizden çok önce (İnsanoğlundan çok önce) II. Evren'de (Hayat Boyutu'nda) var edilmiş, tüm Evrimlerini yapmış, Beyinlerindeki Hücrelerin hepsi Hücre Beyin haline gelmiş varlıklardır. Adem-Havva’lar Bizlerin Yüksek Benlik’leridir. Adem-Havva’lar Mikro enerjiden başlayarak İnsan oğullarını yaratanlar, İnsan olma safhasına gelince de, Bizlere kendi Bedensel Genlerini (Hücre Beyin'lerini) vererek Bizlere bağlananlardır.

 

Not. Adem-Havva'ları yaratanlar da, onlara Hücre Beyinlerini vererek, Adem-Havva'ların Yüksek Benlik'leri olmuşlardır. Adem-Havva'ların Yüksek Benlikleri, Işık Evrende yaratılmış olan Adım, Havam, Ateşim'dir. Adım,Havam, Ateşim Evrimleri sonucu Rab, Rahman, Rahim olarak GÜRZ'lerin Yönetici Kadroları olmuşlardır. Kozmo'daki tüm Varlıklar Yüksek Benlik sistemiyle (bir zincirin halkaları gibi) birbirine bağlıdır. Yine Yüksek Benlik'ler kanalıyla Yüce Matu Genleri İnsanlığa kadar ulaşmıştır. Bu nedenle Yüce Matu, zerreyi de, zümreyi de, cümleyi de izleyebilmektedir.

 

7- II.Evren'de (Hayat Boyutu'nda) görev yapan Rabsal Mekanizma, Yüksek Benlik olacak Adem-Havva’nın Hücre Beynini kopyalar, gönderilecek Gezegenin özelliğine, İnsan Bedeni kazanacak olan Evrim Özü'nün niteliğine göre, Evrim Özü'nün kod numarasıyla Hücre Beyni hazırlar.

 

Bu Hücre Beyin yine Hayat Boyutunda görev yapan Ruhsal Mekanizmaya aktarılır. Ruhsal Mekanizma, Bu Hücre Beynin gönderileceği Gezegendeki Ruhsal Enerji frekansına göre, Ruhsal enerji çekmesi ve istenen zaman gelince de Ruhsal enerjiyi kapatmasını sağlayacak olan programı hazırlar. Hazırlanan Ruhsal enerji programı, Rabsal Mekanizmanın hazırladığı Hücre Beyin ile birleştirilir. Bu birleşime, Bilgi Kitabı Can Tohumu demektedir.

 

8- Can Tohumu, İnsan bedeni kazanacak olan Varlık hangi Gezegendeyse, O Gezegenin Süptil Boyutu'na (Spadyum'a) sevk edilir. Beden kazanacak Evrim Özü, en son enkarnasyonunda ulaştığı evrim frekansına ve genetik şifresine sahip olarak 7 katmanlı Spadyumun kendi bilincine uygun katmanında beklemekte, gerekli bilgi ve eğitimi alarak, yeni Dünya yaşamına gitmek için hazırlanmaktadır.

 

9- Süptil Boyut'da (Spadyum'da)  beklemekte Evrim Özü için, Beden kazanacağı ortam, milleti, ailesi, bulunacağı yaşam şartları, vuku bulması gerekli çeşitli olaylar, yapacağı görevler vs. programları içeren Kaderi Plan hazırlanır. Evrim Özü,  Kaderi Planıyla ve II.Evren'den gelen Can Tohumu ile birleştirilir. Bu birleşime Bilgi Kitabı, Embriyon demektedir. Yani Embriyon, Can Tohumu+Evrim Özü' ihtiva etmektedir.

 

10- Anne yumurtası ile Baba sperminin birleşmesi sırasında Embriyon da ana rahmine ışınlanır. 3’lü birleşim olur. Yani yumurta+sperm+embriyon birleşir. Bu birleşime Bilgi Kitabı, Cenin demektedir.

 

Birleşimle birlikte Can Tohumu içersindeki Yüksek Benliğin Hücre Beyni (Özgen) programını açar, ruhsal enerji çekerek, anne-babanın Genlerinden seçim yaparak, Dünya materyalinden faydalanarak, hücrelere talimatlar vererek, verilmiş programa uygun İnsan Bedenini inşa eder. Cinsiyeti Yüksek Benliğin şuuru yani Hücre Beyin tayin eder. Hücre Beyin yani Özgen bedeni tamamladıktan sonra pasif duruma geçer, sadece ruhsal enerji çekerek, programı boyunca Bedenin yaşamını sağlar, ancak Yüksek Benlik ile karşılıklı irtibatı her daim açıktır. Evrim Özü'nün yaşadığı her anı, her düşünceyi Yüksek Benliğe aktarır.

 

Not. Yaşanan her an Yüksek Benliğe aktarılır. Aynı zamanda  Yaşanan her an, her olay, her düşünce Evrim Özü'nün Genlerine ve Geldiği Evrim Boyutunda bulunan Disketine de (Akaşik Kayıtlar) kaydedilir.

 

11- Beden tamamlanır, Doğum olur, Hücre Beyin (Özgen)+Evrim Özü Beynin odak noktasına yerleşir. Yüksek Benlik bağlantısından habersiz Evrim Özü yavaş yavaş uyanır, İçinde bulunduğu Bedeni kullanmaya, anlamaya, öğrenmeye çalışır. Çevresini, çevresindeki eşyaları-varlıkları, kişileri tanımaya, algılamaya başlar. Düşünce mekanizması da Tesirler Mekanizmasından aldığı çeşitli tesirlerle çalışır, düşünceler üretir. Kendini içinde olduğu Bedenden ibaret bir bütün zanneder. Bedenin ihtiyaçlarına ve isteklerine yoğunlaşır.

 

Eğitim, Görgü devreye girer, bilgi ve bilinci artar. Cemiyet, aile, okul, çevre ve yaşam şartlarının etkisiyle birçok ahlaki, ilmi ve dini bilgilerle şartlandırılır. İyi ve kötü, faydalı ve faydasız  olarak algıladığı sınırsız olaylar yaşar, her olaydan az veya çok bir şeyler öğrenir. Akıl-mantık-şuur fonksiyonları devreye girer. Bilgi, Bilinci ve idraki  kadar, Doğruları, yanlışları kavrar,Tekamül yolunda yavaş veya hızlı ilerler.

 

Yüksek Benlik, Evrim Özü’nün yaşamında olan biten her şeyden haberdardır. Yüksek Benlik, Evrim Özünü dürtülerle yönlendirmeye çalışır. Bu ikili arasındaki karşılıklı bağlantı her zaman bakidir. Ancak Evrim Özü bu bağlantıyı hiç bilmez, algılamaz, şuur altı zanneder.

Evrim Özü, Dünya Bedeninde iken geçmiş hayat bilgilerini de hatırlamaz zira Dünya Gezegeninin Maddesel frekansı (Manyetik Alanı), geçmiş yaşam bilgilerini otomatik olarak sisler.

 

Aslında hem Evrim Özü’nün geçmiş bilgi izleri, hem de Yüksek Benliğin Hücre Beynindeki bilgi izleri, Evrim Özü’nün Beyin hücrelerinin katmanlarında sisli ve manyetik kayıtlar halinde mevcuttur. Evrim Özü, zihinsel frekansını yükselttiği derecede kendi geçmiş bilgilerine kademe kademe ulaşır.

 

Evrim Özü’nün yaşadığı Gezegen doğal yörüngesi icabı geçtiği  kozmik ortamların enerji ve titreşimleri, o gezegenin Zaman Bilinci'ni tayin eder. Evrim Özü, Yaşam süresince aldığı kozmik enerjilerle bedensel ve zihinsel frekansını arttırır. Ulaştığı frekans, yaşadığı Zaman Bilincine eş değer olduğunda Hücre Beynindeki geçmiş bilgi izlerini kademe kademe çözer. Şartlandırılmış bilincinin dışına çıkabildiği kadar, Kim olduğunu,Niçin, Neden var olduğunu anlar, Evrensel hakikatleri  idrak etmeye başlar. yapacağı görevi algılar, bilgi ve bilincini arttırarak , tekamül ve görev yolunda ilerler.

 

"......  Beyin prototip bir yapıya sahip özel bir aygıttır. Beynin Yeşil Halkasında bütün Bilgiler Programlı olarak birikim halindedir. Açılan Şuursal kanallarla beraber bu Bilgiler, Sistemin Nizamına paralel, Beyaz Hücrelere aktarılarak Sizlere Bilgi olarak yansıtılır. ..... (Bilgi Kitabı Fas.29-Sh.265)

 

Bilgi, Bilinç ve Frekansımız ne kadar çok yükselirse, o nispette kozmik enerji çekeriz. Çekilen kozmik enerjiler, zihinsel ve bedensel frekansımızı tekrar yükseltir, Bu durum daha yüksek frekanslı bilgilerin zihnimiz tarafından çözülmesini sağlar. Bu bir devri daimdir. Yani  Bilinç yükselir, yeni kozmik enerjiler çekilir, yeni kozmik enerjiler, zihinsel ve bedensel frekansımızı  arttırır, titreşimi artan zihin daha yüksek frekanslı bilgileri idrak eder. İdrak edilen yüksek frekanslı bilgiler, yeniden zihinsel ve bedensel frekansımızı arttırır.

 

 Bu Döngü zinciriyle, geçmiş tüm bilgilerimize ulaştığımız gibi, Yüksek Benliğimizin Hücre Beyin katmanlarında bulunan bilgi kodlarını da kademe kademe çözer, idrak ederiz. İdrak ettiğimiz milyar ışık yıllarından süzülen bilgileri, yaşam devremizde tatbikata alabilirsek, Tekamülümüzü bulunduğumuz  Zaman Bilincinin çok üstündeki katmanlara dahi çıkartabiliriz.

 

Not. Kozmo'da her şey titreşim halindedir. Her titreşim sadece kendi titreşimine uygun ortama girebilir. Beyin katmanlarımızda manyetik izler halinde saklı bulunan bilgiler de değişik titreşimlere-frekanslara sahiptir. İnsan zihinsel frekansını (okuyarak, çalışarak, düşünerek, araştırarak) hangi kademeye ulaştırırsa, o frekanstaki saklı bilgiler, uyanmakta, zihinlere düşmektedir.

 

İnsan da bu bilgileri kendi düşünmüş, kendi bulmuş olarak kabul etmektedir. Veya Gezegenin Zaman Bilinci, yüksek enerjili ortamlardan geçerken, Bu frekansa tekabül eden bilgiler beyin katmanları arasından uyanmakta, frekansına uygun Zihinlere bilgi olarak düşmektedir.

 

 


Yazım tarihi : 20.01.2017 -Orhan Öz

 buzkom@gmail.com