EVRİM ÖZ'ü,
yaşam süresince yaratılan Bu Bedeni kullanarak
yaptığı deneyler ve aldığı
Dersler sonucunda hem Kendinin, hem de Bedensel hücrelerin Enerjisini, Frekansını, Bilgisini, Bilincini, Şuurunu ve İdrakini yükseltir.
Sonsuz tecrübeler
sonucunda EVRİM ÖZ' ümüzün frekansı ile Bedensel Frekansımız, Ruhsal Enerjinin son katmanındaki frekansa ulaştığında Evrim biter.
Yani Evrimler sonucunda Beden, EVRİM ÖZ' üne, EVRİM ÖZ'
ümüz de, kendi Yüksek Benliğine kayıtsız şartsız tabi olur. Yani
Bedensel Hücrelerin ve EVRİM ÖZ' ün frekansı,
Yüksek Benliğimizin frekansına ulaştığında EVRİM biter. Bu anda Bedendeki her Hücre bir ÖZ' dür. O Beden,
EVRİM ÖZ' ünün
gerçek ve değişmez Ölümsüz Bedeni olur. EVRİM ÖZ'ü de artık
Evrensel Bilince ulaşmış bir ÖZGEN'dir.
Ve Hakiki İnsan olarak, Heplik Boyutu dışında da var olmaya hak kazanılır.
Evrimini bitiren Varlık, Heplik Boyutu
içersindeki Ruhsal Enerjiyle olan bağını kesmekte ve Makro Karena' dan geçerek Gürz dışında,
GÜÇ EVRENİ' nin Gücü olan NEFES' le var olabilir hale gelmektedir.
Can Tohumu, zamanı geldiğinde veya programında yazılı şartlar oluştuğunda, Bedenin Ruhsal Enerjiyle olan bağını kesmekte ve
Beden hayatiyetini kaybetmektedir.
Ölüm, Can Tohumu'nun programını kapatması ve Ruhsal Enerji almaktan
vazgeçmesidir. Ruhsal Enerji, Güneşimizden neşet eden ve her daim var
olan bir bütünsel Enerjidir.
Ölüm anında, Bedeni terk eden Ruh değildir. Ruhsal Enerji zaten bedenimizin dışında olan bir
kaynaktır. Ölüm halinde Bedeni terk eden, Bizim Evrimimiz nispetinde güçlendirdiğimiz
EVRİM ÖZ' ümüz ile Bedensel
Enerjilerimizin Bütünüdür.
Can Tohumu, Biyolojik Bedene Can verir, Can Tohumu
Programını kapattığında, EVRİM ÖZ'ü, Eterik Bedeniyle ve Tüm Bilinciyle Spadyum' a
veya hak ettiği boyuta ışınlanır. Heplik Boyutu içersinde, her Beden kazanmak
istediğimizde, yani yeniden Enkarne olduğumuzda Can Tohumu, yukarıda anlatılan şekilde yeniden hazırlanmakta
ve EVRİM ÖZ'üyle birleştirilerek ışınlanmaktadır.